OnWin üyesi olacaksınız. OnWin’in üyeler için dikkat ettiği en önemli husus hepsinin ” 18 yaş ve üzeri ” olmasıdır. Yönetim Kurulu asıl ve yedek üyesi olabilmek için Genel Kurul’a katılabilme şartlarına haiz olmak gerekir. Seçme ve Sicil Kurulu Başkanlığına aday olan üye, 4 (dört) asıl ve 4 (dört) yedek üyeden oluşan listesiyle Divan Başkanlık Kurulu Başkanlığına başvuruda bulunur. Bir zarfın içinden ayrı ayrı listeler çıktığı takdirde bunların tümü geçersiz sayılır. Meral Çatlı devamla; Eşi ile beraber Türkiye’den döndüklerinden 1,5 ay sonra bir gün haber geldiğini ve eşinin telefon külübesinde bulunmasının istendiğini, birlikte evlerinin altındaki telefon kulübesine indiklerini, eşinin telefonda İstanbuldan birisiyle görüştüğünü, telefonda ertesi sabah kendilerine verilen adrese gidilmesini istediklerini, oradan yeni düzenlenmiş bir pasaport verileceğini söylediklerini, görüştükleri kişinin Mete ağabeyleri olduğunu, pasaportlarında Altan ve Serap Güler adına düzenlenmiş Türk pasaportları oldukların, eşinin onwin şikayetvar buna niye gerek olduğunu anlamadığını ve nedenini sorduğunu ancak karşı tarafın böyle olması gerektiğini söylediğini, ertesi sabah eşinin verilen adrese bir arkadaşı ile gittiğini, buranın bir zenciye ait ev olduğunu, içeriye girdikleri anda Fransız polisinin de içeriye girip onu yakaladıklarını o anda üzerinde Hasan Kurdoğlu adına çıkarılmış pasaport bulunduğunu, 3 gün sonra eşinin polislerle birlikte eve geldiğini, polislerin evi aramaları sırasında eşinin kendisinden dolaptaki dosyayı ortadan kaldırmasını istediğini, dolapta kazakların altına koyarak polislerin onu bulamamalarını sağladığını, eşinin kendisine Fransa’dan hemen ayrılmalarını söylediğini, kocasının fotoğraf makinası, silahı ile kendisinin ve çocuklarının Kurdoğlu soyadına düzenlenmiş pasaportlarını alarak evden ayrıldıklarını, sakladığı slot bet casino dosyada bir şema olduğunu, beyaz saçlı ve İsviçre’de ikamet eden bir kişinin resmi bulunduğunu ifade etmiştir.
Resmi Gazetenin 25.3.1985 tarih ve 18703 sayılı nüshasında yayınlanan 26-27 Mart 1985 tarihlerinde İsviçre’de yapılan Tehlikeli Atıkların Sınırlar Ötesi Hareketleri konulu Uluslararası İşbirliği Konferansına Devlet Bakanı Ahmet Karaevli’nin katılacağı haberinin Oral Çelik’in kendileri için ortalığın durulmasını bir Devlet Bakanının sağladığına ilişkin iddiayı doğruladığını, diğer taraftan komisyonca bilgisine başvurulan Yeniden Doğuş Partisi Genel Başkanı Sayın Hasan Celal Güzel de ifadesinde konuyu bilmemesine karşılık, soru kendisine yöneltildiğinde ilk https://cg-mechanics.de/allgemein/ozk9zpw aklına gelen kişinin o olduğunu belirtmiştir. Kendisine koruma vermek istediklerinde polis memuru Ercan ile konuştuğunu, o ve arkadaşlarının kabul etmesi üzerine İçişleri Bakanı Mehmet Ağar ile görüştüğünü ve ismen isteyebileceğini öğrenince liste yaparak korumaları talep ettiğini belirtmektedir. Kendisini korumak üzere görev verilecek personel 11.7.1996 tarihinde Sedat Edip Bucak tarafından İçişleri Bakanı Mehmet Ağar’a verilen isim listesini havi bir dilekçe ile talep edilmiştir. Bütçe, nakit giriş ve çıkışları; spor dalları itibariyle ve sporcu lisans bedelleri ve ücretleri; teknik heyet ücretleri ve personel ücretleri kalem kalem görülecek şekilde detaylı olarak hazırlanır. Yapılan resmi işlemler konusunun incelenmesinde, Emniyet İstihbarat Şube Müdürlüğü 23.6.1996 tarihli istihbaratında “PKK terör örgütü tarafından tehdit edildiğine dair yapılan operasyonlarda ele geçen belge ve dökümanlardan Sedat Edip Bucak’ın tehdit altında olduğunun” tespit edildiği bildirilmektedir.Bu bildirim üzerine Koruma Hizmetleri Yönetmeliğinin 20.maddesine göre ilgilinin koruma talebi yapılıncaya kadar ilgili Valiliklerce koruma tedbirinin derhal aldırılması gerektiğinden İl Koordinasyon Kurulunun 4 sayılı kararı ile bir memurla yakın koruma altına alınmasına karar verildiği, Merkez Koruma Kurulunun 25.7.1996 tarih ve 14 sayılı kararı ile bu kez Merkez Koruma Kurulu tarafından aynı kararın alındığı ve bu işlemlerin 6.8.l996 tarihinde Bakan tarafından Ercan Ersoy, Enver Ulu, Oğuz Yorulmaz, Mustafa Altınok, Ayhan Çarkın ve Ömer Kaplan’ın görevlendirilmelerinin onaylandığı, Genel Müdürlük Personel Daire Başkanlığının 1.8.1996 tarih ve 12309 sayılı yazısı ile sorulan hususlara Koruma birimince verilen 2.8.1996 tarih ve 2594’96 sayılı yazıda, Sedat Edip Buca’ın Kamuya intikal eden özel durumu sebebiyle “ yakın”, “ikamet” ve “ işyeri” korumasının 6 polis memuru ile yapılmasının uygun olacağının değerledirildiği ve yönetmeliğin 20.maddesi hükmünün Valilikçe uygulanması gerektiğinin personel birimine bildirildiği, Sedat Edip Bucak tarafından 7.8.1996 tarihinde verilen dilekçe ile aynı 6 polis memurunu ismen talep ettiği, 6.9.1996 tarihinde İl Koruma Kurulunca özel koruma altına alınmasına karar verildiği, 4.10.1996 tarihinde Merkez Koruma Kurulunca aynı nitelikte bir kararın oluşturulduğu, 17.10.1996 tarihinde Bakan tarafından bu kararların onaylandığı, Ayhan Çarkın’ın 24.8.1996, Mustafa Altınok,Enver Ulu ve Ömer Kaplan’ın 27.8.1996, Ercan Ersoy’un 19.9.1996 tarihinde, Oğuz Yorulmaz’ın 25.10.1996 tarihinde koruma görevine başladıkları, 5.12.1996 tarihinde Ercan Ersoy,Oğuz Yorulmaz ve Ayhan Çarkın’ın geçirdikleri soruşturma sebebiyle görevden uzaklaştırılmaları nedeniyle yerlerine 3 Polis Memuru görevlendirilmesine karşılık, Sedat Edip Bucak 6.12.1996 tarihinde verdiği dilekçe ile yeni görevlendirilen polis memurlarını istemediğini belirttiği, halen koruma işinin 3 polis memuru ile yürütüldüğü anlaşılmıştır.
Yürürlükteki 5253 sayılı Dernekler Kanunu’nun 14. maddesi ile Spor Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Kanunu’na dayanılarak çıkarılan yönetmeliğin 18. maddesinde belirtilen Yürütme Birimi’ni görevlendirir. Madde 67: Bu tüzükte hüküm bulunmayan hallerde, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu, 5253 sayılı Dernekler Yasası ile Gençlik ve Spor Kulüpleri ve Dernekler Yönetmeliği hükümleri uygulanır. Madde 68: Dernekler Yasası’na uygun olarak hazırlanan tüzük değişikliği, Olağanüstü Tüzük Değişikliği Genel Kurulu tarafından kabul edildiği tarihte yürürlüğe girer. Çeşitli ifadelerde belirtildiği gibi Abdullah Çatlı ile Hüseyin Kocadağ’ın ilişkileri İstanbul’da tanışma ve İzmir’e gitmeleri sırasında başlamamamıştır.Devlet Güvenlik Mahkemesi Başsavcılığı tarafından da belirtildiği gibi, Abdullah Çatlı’nın Mehmet Özbay sahte kimliği ile silah taşıma ruhsatı almak üzere evrak düzenlenirken o tarihte İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı sıfatıyla onun referansı bulunmaktadır.Diğer yönden de Polis Memuru Mustafa Altınok’un Devlet Güvenlik Mahkemesi Başsavcılığında verdiği ifadesinde olay tarihinden 1-1,5 yıl öncesinde Hüseyin Kocadağ ve Abdullah Çatlı’yı İstanbul/Ataköy bahçeli kahve önünde otururlarken gördüğünü beyan etmiştir. Ortağının öldürüldüğü tarihlerde İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi Başsavcılığının 1996/2303 Hz. Buna göre, Milli İstihbarat Teşkilatında Daire Başkan Yardımcılığı ve 1993 yılında Özel Harekat birimlerinde eğitmenlik yapan Korkut Eken Komisyonumuza verdiği ifadesinde;Abdullah Çatlı’yı Mehmet Eymür ile birlikte 1988 yılında MİT raporu olayı nedeniyle emekli olduktan sonra tanıdığını, Mehmet Özbay adını da bildiğini ancak Şahin Ekli adını bilmediğini, kendisinin onu 1987-1988 yıllarında tanıdığını, Abdullah Çatlı’nın 80 öncesinden itibaren devlete çalıştığını bildiğini, Çatlı’nın devlet için özellikle Almanya’daki PKK faaliyetlerine yönelik olarak istihbarati çalışmalar yaptığını, Abdullah Çatlı’nın 1980 yıllarının başında MİT ile ilişkisi olduğunu, ancak daha sonra uyuşturucu kaçakçılığı işine girince bu ilişkinin bırakıldığını, sadece yurtdışında yararlanıldığını,geçmiş dönemde Çatlı gibi yanlışlıkları olduğunu, yurt dışında diplomatlar öldürüldüğünde büyüklerin “Kanı yerde kalmayacak” ifadeleri verdiklerini, bu nedenle bunların kullanıldıklarını ayrıca Abdullah Çatlı’nın Jandarma tarafından kullanıldığını MİT biliyordu.
Buna ilaveten Susurluk kazasından sonra ortaya çıkan devlet bağlantığı (Polis-Mafia-Politikacı) çetelerin de bu işleri yaptığı iddia edilmektedir. Bir diğer yönden Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek tarafından Cumhurbaşkanı Sayın Süleyman Demirel’e sunulan dosya, 8.11.1996 tarihinde, Cumhurbaşkanı tarafından 12.11.1996 tarihinde kabul edilen Anamuhalefet Partisi Genel Başkanı Mesut Yılmaz tarafından sunulan mektup 13.11.1996 tarihinde, Başbakan Sayın Necmettin Erbakan’a Cumhurbaşkanınca yazılan kişiye özel yazı ile ortaya atılan iddiaların çok ciddi olduğu kanısıyla, bunların incelenip soruşturulması talimat olarak iletilmiştir. Trafik kazası ile ilgili haberin medya kanalı ile kamuoyuna iletilmesini takiben; Türkiye genelinde, kumarhaneciler kralı olarak tanınan ve geçmişinde uyuşturucu madde kaçırmaktan, adam öldürmeye kadar bir çok suç işi içinde bulunan Ömer Lütfi Topal’ın 28.7.1996 tarihinde arabasının içinde profesyonel kişilerce öldürülmesi olayının failleri olarak Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Daire Başkanlığı emrinde ve taşra birimlerinde çalışan 3 Özel Harekat Tim mensubu polis memuru ve Ömer Lütfi Topal’ın ortağı Sami Hoştan ile Ali Fevzi Bir’in ihbar edilmesi ve bu konuda gelişen olaylar nedeniyle hassas olan kamuoyu, Milletvekili, İstanbul Kemalettin Eröge Polis Okulu Müdürü ve 1978 yılında Türkiye İşçi Partisi mensubu 7 kişinin öldürülmesi olayının sanıklarından olup 18 yıldır gıyabi tutuklu olmasına karşılık yakalanamayan Mehmet Özbay sahte kimlikli Abdullah Çatlı’nın, kaza yapan aracın içerisinde birlikte oluşu, toplumun zaten hassas olan hissiyatını patlama noktasına getirmiş ve toplum, tüm unsurları ile Türkiye Büyük Millet Meclisinden, Cumhurbaşkanından, Hükümetten ve Yargıdan bu olayların ve olayların arkasındaki ilişkilerin ortaya çıkarılmasına ilişkin beklentilerini çeşitli yollarla söz konusu mercilere aktarmışlardır.
Bonanz
Türkiye'de mafyacılığın ayağa düştüğünü, polisin karşısında mafyanın birşey yapamayacağı gibi, mafya denilenlerden sağ ve sol örgütlerin rahatlıkla geçmişte haraç alabildikleri, vay casino giriş mafyanın aslında bu kadar büyütülmemesi gerektiği, Türkiyede kurumların fazlasıyla yıpratılması nedeniyle geleceğin riske edilmesinin, Askere, polise, Mahkemelere saldırılmasının mafyadan daha fazla zararlı olduğunu belirtmiştir. Güvenlik şirketlerinin istihbarat örgütleri için çok önemli olduğu, oluşturulacak güvenlik şirketinin istihbarat görevlerinde yer alarak uzmanlaşmış emekli bir kurmay albayın başkanlığında kurulması gerektiği ve tüm personelin yalnızca emekli istihbarat subaylarından oluşturulması gerektiği, bu şirket bünyesinde kesinlikle emekli emniyet mensuplarının yer almaması gerektiği, böylece örtülü bir biçimde yepyeni bir yapılanma ile güçlü bir istihbarat biriminin oluşturulmuş olacağı, bu istihbarat biriminin doğal olarak "Operasyonsal" hizmetlerin sorumluluk ve yükümlülüğünü de üstlenebilecek yeterlilikte olacağı belirtilmiştir. Ayrıca soruşturma kapsamında birçok örgüt üyesinin görevli askeri şahıslarla irtibat halinde oldukları Bazı askeri şahısların emekli olur olmaz örgüte ait dernek ve sivil toplum kuruluşlarında üst düzey görevlere geldikleri anlaşılmaktadır. Abdullah Çatlı ile Gonca Us arasında bir gönül ilişkisi olduğunu varsaydığını, hanımıyla bir-iki defa görüştüğünü, ailece İstanbul’da oldukları bir zamanda Çatlı’nın ailesini alarak bir-iki defa yanlarına geldiğini, hatta bir keresinin de bir düğünde olabileceğini, Mehmet Özbay ile Kocadağ’ın kendi yanında tanıştıklarını varsaydığını, kendinden önce tanıyıp tanımadığını bilmediğini, Hüseyin Kocadağ ile her zaman görüştüklerini, Mehmet Özbay’ı vatansever biri olarak tanıdığını, konuşmalarının hep bu yönde olduğunu, Hüseyin Kocadağ ın 1980 ihtilalinden hemen sonra Siverek’e emniyet amiri olarak verildiğini, sonra tahminen Ankara’da Özel Harekatın kurulma aşamasında Ankara’ya geldiğini, Siverek’te de Ankara’da da görüştüklerini, Diyarbakır Özel Harekat Şube Müdürlüğü yaptığı sıralarda da görüştüklerini, kendisinin bu sıralarda Siverek’i tanımasından dolayı arada bir geldiğini, babasıyla Hüseyin Kocadağ’ın ilişkilerinin çok samimi olduğunu, babasından sonra bu ilişkiyi kendisinin sürdürmek istediğini, Bucak Aşireti olarak varsayılan topluluğun 40, 50 veya 60 aileden oluştuğunu, Siverek’te 70’i geçici olmak üzere 430 korucu olduğunu bildiğini, Fatih Bucak’ın amcaoğlu olduğunu, Ankara’da oturduğunu, şu anda inşaat şirketi kurduğunu bildiğini, aralarında kopukluklar olduğunu, korumalarını istemesi konusunda; Koruma Şube Müdürlüğünün kendilerini atadığını ve koruma vereceklerini söylediklerini, kendisinin ise koruma istemediğini, daha sonra aradıklarında “siz isim verebilirseniz de olur” denildiğini, bu korumaların Özel Harekat Daire Başkanı İbrahim Şahin’in korumaları olduğunu, İbrahim Şahin’le PKK’ya karşı tavır ortaya koymak için Emniyet Genel Müdürü, Paşalar, 7. Kolordu Komutanı geldiğinde Özel Harekat Daire Başkanı olarak geldiği sırada konuştuğunu, daha sonra birbirlerini aradıklarını, İbrahim Şahin’in doğuya gittiği zaman, özellikle Siverek güzergahını seçtiğini ve misafiri olduğunu Polis Ercan’a “bana koruma verilmek isteniyor, korumalık yaparmısınız? 1959 Malatya Hekimhan doğumlu olduğunu, Eğitim enstitüsünü bitirdiğini, 1980 öncesinde Türkiyedeki sağ-sol olaylarına katıldığını, sağda Milliyetçi kanatta yer aldığını, katılmadığı olaylarda kendisine isnat edilen suçlar olduğundan 12 eylül 1980’den sonra yurtdışına çıktığını, yurtdışına çıkarken aynı görüşü paylayan insanların yardımını gördüğünü, Harun Çelik adına düzenlenmiş bir sahte pasaportla ve yalnız olarak Türkiyeden ayrıldığını, giderken Tren yolculuğu yaptığını, Bulgaristan, Yugoslavya, İtalya, İsviçre yoluyla Avusturyaya direk olarak vardığını, orada Abdullah Çatlı ile buluştuğunu, Çatlı’nın kendisinden 2-3 gün önce uçakla İngiltereye gittiğini, İngiltereye alınmadığı için oradan Avusturyaya geldiğini, Çatlının Hasan Kurdoğlu adına düzenlenmiş sahte pasaportla Türkiyeden ayrıldığını, Avusturyada oturma izni alabilmek için Üniversitenin dil kursuna kayıt olduklarını, yurtdışındaki akraba ve tanıdıkların yardımıyla geçindiklerini, Papa olayı olduğu zaman Avusturyadan Fransaya geçtiklerini, Papa işinde bir rolü olmadığını, ancak basında isminin rolü varmış gibi geçtiğini, Fransaya geçtikleri tarihin 1982’nin son ayları olduğunu, Fransada Poitiers şehrinde ki Üniversiteye Çatlı ve Eşi ile birlikte kayıt yaptırdıklarını, Çatlı’nın eşinin uçakla Avusturya’ya oradan da İsviçreye ve Fransaya geldiğini, oraya varınca her şeyin Türk Milleti ve Devletinin aleyhinde olduğunu gördüklerini, kendilerinin orada Türkiye’nin turizm büyükelçisi gibi olduklarını, o sırada kendilerine “Türk Devletinin Milletinin aleyhinde çalışan mesela Asala gibi örgütlerle mücadele edermisiniz, nasıl ve ne taktiklerle mücadele edersiniz?" şeklinde teklifler geldiğini, bu teklifin devletimizin üst düzeydeki yetkililerinden geldiğini, ancak onların ismini söyleyemeyeceğini, bu teklifi alınca kendilerinin de, oralardaki devlet temsilcilerinin, diplomatların değil Türklükle, insanlıkla bağdaşmayacak şeyler yaptıklarını söyleyerek değiştirilmesini istediklerini, kendilerine teklif getiren kişilerin "biz bunları değiştiremeyiz; bunlar bizim ülkemize mal olmuş kişiler; fakat, bizim devletimiz ve milletimiz sözkonusu, ortada olan bu" dediklerini, o zaman da kendilerinin Milliyetçi ve Vatanseverler olarak bu teklifi gönüllü olarak kabul ettiklerini, bu arada suçsuz olarak cezaevinde yatan arkadaşları ve bazı tanınmış politikacıların serbest bırakılmasını istediklerini ve olumlu cevap aldıklarını, bunun üzerine (12) kişilik bir liste verdiklerini, bu isimlerden birisinin Mehmet IRMAK olduğunu, Ancak bu 12 kişinin hiç birisinin bu işlerden yararlanmadığını, bu teklifin kendilerine 1981 yılında kendilerinin Fransada oldukları zaman yapıldığını, aslında bu tekliflerin o zaman Avrupadaki Türk federasyonundan tutun da herkese kadar yapıldığını, en sonunda kendilerine Çatlı ile birlikte teklif geldiğini, teklifi kabul ettikten sonra Fransada (18), Hollanda da (2), Kanadada, Amerikada, Yugoslavya da Beyrutta, Yunanistanda, akla gelen pekçok eylem yaptıklarını, bu eylemleri Oral çelik, Abdullah Çatlı ve diğer iki kişiden oluşan (4) kişilik grubun yaptığı ya da yaptırdığını, bu arkadaşlarından birisinin mahkemeye geçtiğini, gizli celse olduğunu, yaptıklarını orada anlatarak kendilerine, önceden söz verildiği gibi ceza indirimi uygulanmasını, yada kanuni takibattan muaf tutulmalarını istediğini, ancak taleplerinin kabul olmadığını, 10-12 sene mahkumiyet verildiğini duyduğunu, 4 arkadaşının da Türkiye'ye döndüğünü, onun cezasının zaman aşımına uğradığını, kendisine de yurt dışında yaptığı hizmetlerden dolayı kolaylık gösterilmediğini, yurda döner dönmez cezaevine konduğunu ve boş yere (4) ay hapis yattığını, yurt dışında olduğu yıllarda bir kere 1983 yılında yurda giriş-çıkış yaptığını, onun da istihbaratın kontrolü altında gerçekleştiğini, yurtdışında oldukları sırada istedikleri pasaportu, istedikleri yerden alabildiklerini, Türkiye konsolosunun da kendilerine pasaport verdiğini; çünkü, Türk Basını ve Türkiyedeki güya aydınların kendilerini ihbar etmeye başladıklarını, İsviçrede yakalanan bir adamın kendilerinin eylemleri ile ilgili bilgiler verdiğini, bu adamın Nevzat Bilican olduğunu, bu kişinin bir gün İsviçre Polisine giderek yalan yere ben Abdullah Çatlı, Oral Çelik, Mehmet yeni bonus veren siteler Şener ile eroin işi yaptım dediğini, daha bir kaç isim daha söylediğini, kendilerinin Ermenileri öldürdüğünü söylediğini, İsviçrenin durumu Türkiye'ye bildirmesi üzerine Türkiye'den ilgili kimselerin kendilerine-ki o zaman Fransada Çatlı ile bir evde oturduklarını bildirdiğini, kendilerinin de oradan kaçtıklarını, bunun üzerine Türkiye-İsviçre arasında problem çıktığını, bu olayın 1984 yılında cereyan ettiğini. Bunun üzerine Türkiyeden bir Devlet Bakanının İsviçreye gelerek ortamı yatıştırdığını, Mesut Yılmaz'ın da o sırada bakan olduğunu, daha sonraları da İsviçrenin kendilerine (Oral Çelik, Çatlı ve arkadaşları) ambargo koyduğunu, Mesut Yılmaz'ın da Dışişleri Bakanı olarak kendileri için İsviçre nezdinde teşebbüsleri olduğunu, duyumlarına göre Mesut Yılmaz'ın Çatlı ile temasa geçerek bir kulübe olan kumar borcunu sildirdiğini, Çatlı'nın 1991 yılında İsviçreden hapisten kaçınca Türkiyeye döndüğünü, Çatlının bu mahkumiyetinin Nevzat Bilican iftirası ile olduğunu, aynı davada kendisi ve Mehmet Şener'in de yargılandığını ve beraat ettiklerini, çünkü Nevzat Bilican'ın daha sonra İsviçre Makamlarına giderek "ben yalan söyledim, ben PKK'yım, bunlar Milliyetçi bana öyle ifade vermem söylendi bende öyle söylemiştim.
Vay casino
1988 de yazılmış bir MİT RAPORU olduğunu ve bunun da ilgilisi tarafından üstlenildiğini ve Komisyona ifade verdiğini, bunun dışında MİT tarafından ortaya atılmış herhangibir rapor olmadığını, Abdullah Çatlı ile ilgili olarak arşivlerinde bilgi olabileceğini, talep edilmesi halinde iletebileceklerini Sedat Bucak’ın legal bir milletvekili olduğunu ve bu şahısla ilgili bir çalışma yapmadıklarını, istihbarat neredeyse orada olduklarını, gerektiğinde herkesi istihbarat işlerinde kullanabildiklerini, Susurluk kazasından sonra Başbakanlıkça iddialar hakkında MİT’in bir inceleme yapmasının istenildiğini, MİT’in de bu incelemeyi yaptığını ve sonuçlarını Sayın Başbakan’a sunduğunu, bu incelemede devlet içinde kontrolsüz bazı güçlerin varlığının bu olayla ortaya çıktığının ifade edildiğini, gayri kanuni belgelerin temini, pasaport vs. Belgelerin içeriğinden ve hazırlanma şeklinden Ergenekon terör örgütünün nasıl çalıştığı ve uluslar arası askeri tesislerin her türlü bilgi ve belgelerini temin edip, provakasyon amaçlı eylem yapmayı planladığı açıkça anlaşılmaktadır. Danıştay olayı sonrasında meydana gelen olaylar ve Türkiye'de oluşturulacak kaos ortamı sonucu Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin darbe ile devrilmesi için Türk Silahlı Kuvvetlerinin açıkça tahrik edildiği başarısız olunmasına rağmen örgütün medya gücü hedef saptırmada ve gerekse eylemi gerçekleştiren sanıkların eylemden sonra yakalanıp toplanan delillere rağmen eylemin devletin güvenlik güçlerince planlanıp yaptırıldığı şeklindeki devleti ve kamu otoritesini zaafa uğratma maksatlı yayınlarla kamu düzenini bozmayı amaçladıkları, devlet otoritesine karşı güvensizlik ortamı oluşturmak için yaptırdıkları dezenformasyon amaçlı haberler ve yayınlardan da tüm eylem ve fiillerin ERGENEKON terör örgütü tarafından hakim güç olma amacıyla tek merkezden yönetildiği açıkça anlaşılmıştır.
Bonus veren slot siteleri
Betebet tv Her ne olursa olsun sizlere sunduğu hizmetle asla ama asla içeriğinden ödün vermeden kıymetini belli edenlerden. Fakat bu sayede ise sizlere kazandırmaya devam ediyoruz. Bir dolarlık bahis için 10 tane çizgi seçilir ise toplamda 10 dolar için bahis yapılmış olmaktadır. Seçilen çizgilerde seçilen semboller çıkar ise çıkan sembole göre bahis oranlarının farklı katları kazanılmaktadır. Makineye 200 avro koyan yüksek bahisçilerin, örneğin 2 avro koyanlara göre etkileyici bir kazanç elde etme şansının çok daha yüksek olduğu unutulmamalıdır. Sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte otelden çıktık, Leventteki ikametgahta Kemal bey bizi kapıda karşıladı ve içeriye girdik; Sayın Cumhurbaşkanının konuyu sormaları üzerine, Yazıcıoğlu, 25.8.1996 günü Emniyet Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliğine gelen isimsiz telefon ihbarında Ömer Lütfü Topal’ı Özel Harekat polisleri Ercan Ersoy, Ayhan Çarkın, Oğuz Yorulmaz ile maktülün ortakları olduğu söylenen Ali Fevzi Bir (Aliço) Sami Hoştan (Arnavut Sami) adlı şahısların öldürdüğünü beyan ediyor. Abdullah Çatlı ile Sami Hoştan’ı bir kez birlikte gördüğünü hatırladığını, ancak Sami Hoştan’ın Abdullah Çatlı’yı telefonla arayıp aramadığını bilmediğini, onu sekretere sormak gerektiğini, Abdullah Çatlı ile Ömer Lütfi Topal’ı birlikte hiç görmediğini ve bilmediğini,” belirtmiştir.Ömer Lütfi Topal’ın vefatından sonra ilk eşini başsağlığı dilemek için ziyaret ettiklerinde tesadüfen televizyonda Susurlukla ilgili haberler geçtiğinde ilk eşinin “kanı yerde kalmadı” ifadesi üzerine kendisinin “Peki Sami’den, Aliço’dan bir şüphe veya endişeniz var mı? Online casino Pin Up kullanıcıları arasında büyük oynamayı ve gerçekten sağlam bir ödül kazanmaya çalışmayı umursamayan birçok kişi var. Bu nedenle, ödeme modunda Pin Up slot makinelerinde makaraları döndürmek giderek daha istekli olabilir, çünkü büyük miktarlarda para riske atmak zorunda kalmazlar. Burada kredi kartlarını, e-cüzdanları kabul ederler ve hatta para transferi hizmetlerini kullanabilirler. Bahisbudur Papara işlemleri yanı sıra Payfix ve BTC işlemlerin için de yüksek konfordan yararlanabilirsin. Öte yandan örgütsel dokümanlarda belirtildiği gibi örgütün en çok önem verdiği ve sızmaya çalıştığı kurumlardan birisinin Türk Silahlı Kuvvetleri olduğu, bu nedenle halen gizli bir şekilde bu faaliyetlerini sürdürdüğü, hatta bu faaliyetlerini KARARGAH EVLERİ şeklinde adlandırarak özellikle harp okullarında bulunan subaylar ve öğrencilerle ilgilendikleri, bunların yanı sıra halen görevde olan bazı Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları ile ilişki içerisinde oldukları, bu ilişkileri sayesinde birçok kişinin askerlikle ilgili problemlerini çözdükleri ve istedikleri yerlerde askerlik yapmalarını sağladıkları, ayrıca bu ilişkileri örgütün farklı amaç ve hedefleri için kullandıkları anlaşılmıştır. Batılı anlamda denetim ve teftiş, araştırma işlerinin yapılamaması sebebiyle bu tür işlerin ortaya çıktığı görüşüne aynen katıldığını, Emniyet teşkilatında Teftiş Kurulunun kızak yeri olarak kullanıldığını, kariyer sisteminin kesinlikle bulunmadığını, öncelikle bunun kurulması gerektiğini, birçok müfettişin fezleke yazmayı bile bilmediğini, orasının bilindiği gibi bir teftiş kurulu olmadığını, her devirin değişmesinde korunanların teftiş kuruluna, daha az korunanların APK.’na alındığını, Osmanlı’dan bu yana Emniyet Genel Müdürlüğüne getirilenlerin emniyet dışından olduğunu, emniyetçilerin Genel Müdürlüğe son zamanlarda tam bir sistemle hakim olduklarını, Mülki idareden koptuklarını, ancak hem mülki idareye hemde TBMM’ne belli dönemde lüzumundan fazla bir şekilde geldiklerini.
7slots casino
Connected News:
mefete giriş tipobet yeni giris onwin girş